22 Şubat’ta L tipi
cezaevine kapatılmış olan vegan anarşist Osman Evcan aşağıdaki uygulamalara
karşı açlık grevine başladı:
- çıplak aramalar
-müşahede koğuşu
-hücrelerdeki kameralar
- ziyaretçe ve mektup engellemeleri
-vegan yemeğe erişimin engellenmesi
Osman Evcan ve cezaevlerinde direnen bütün politik
tutsakların yanındayız.
OSMAN EVCAN’A ÖZGÜRLÜK
HAPİSHANELERE ATEŞ
TÜM KAFESLER BOŞALANA DEK
Lİberentıa
Orduya hizmet etmeyi reddettiği için İsrail devletinin
yargıladığı vegan-anarşist, eko-eylemci, vicdani retçi Tanya Golan'ın
yanındayız. Onun mektubundan bir bölüm yayınlıyoruz:
"Orduya katılıp katılmamak herkesin kendisinin verebileceği
politik bir karardır. Gençleri orduya katılmaları için tehdit eden bu yasaya
karşı çıkıyorum.
Otoriter hiyerarşiye hiçbir güvenim yok. Ordu; burjuvazinin,
hükümetin ve silah üreticilerinin bir uzantısıdır. İsrail-Filistin sorunundan
çıkar sağlayan ve Batı Şeria'nın ekonomisini kontrol etmekten vazgeçmeyecek
olanlar da bunlardır.
Bu güçler ırkçılığı ve bölünmeyi yarattı. İsrail Savunma
Güçlerine ( IDF ) harcanan para ( ki bu paranın bir kısmı da ABD'den geliyor ) eğitime,
sağlığa ve refaha harcanan toplam paraya kıyasla her yıl artıyor. İsrail'in
içinde birçok tehdit olduğundan yine de güvenlik yok. Geniş bakmamızı önlemek
ve bizi oyalamak için korkumuzu sömürüyorlar.
Adaletsizlik temelinde bir toplum inşa edilemez. Irkçı,
faşist, ayrımcı ve baskıcı bir örgütte yer almayı reddediyorum. Milyonlarca
insanı sivil haklardan on yıllardır mahrum bırakan bir örgütte yer almayı
reddediyorum.
Öteki taraftan, bizim gibi insanlar da var, bizimle aynı
ihtiyaçları paylaşan, yalnızca kendi hayatlarını yaşamak isteyen insanlar. Tutuklamalar,
idari alıkoymalar, ordunun ve Yahudi yerleşimcilerin tacizleri, maaşlı kölelik,
refah falan da yok burada- bize saldırmaları için onlara nedenler verdikçe
güvende kalmamız mümkün değil.
Ordu, aynı okul gibi toplumsallaşmayı sağlayan bir kurumdur.
Okul, toplumu homojen bir kütleye dönüştürür. İsrail Savunma Güçleri'nin asıl
amacı da halkı korumak değil, erime potası olmaktır. Kültürel yapıyı canlı
tutar, hiyerarşiyi korur ve insanları kendine hayran bırakır.
Hantal bir bürokrasiye sahiptir. Birbiriyle uğraşan, gerçek
dünyayı, sivil meseleleri tanımayan sektörlerden oluşur. Bu tip bir yapılanma
yeni gençleri dogmatik düşünce biçimiyle eğitir. Ezenle ezilen arasındaki hiyerarşik
ilişkinin sürmesi gerektiğini öğretir. Yetişkinliğe geçişin son aşaması nehirle
deniz arasında ( İsrail-Filistin toprakları) , bu şekilde gerçekleşir.
Bence bir örgüte katılım kişisel arzu ve düşüncelerle
olmalıdır. Bu şekilde işleyebilir. Fazla uzakta olmayan Rojava Demokratik
Federasyonu'nu örnek alabiliriz. Belki onlardan birkaç şey öğrenebiliriz.
Orduya katılımı zorunlu kılan yasaları yok ama İsrail Savunma Güçleri'ne
katılım oranıyla YPG-YPJ'ye katılım oranı birbirine yakın. Eğer bir şeyi koruma
arzusu yoksa, belki de o şey korunmamalıdır.
Tam iki yıl boyunca bir hiç uğruna; aşağılanma, baskı,
hırıltı için kendimi feda etmemeyi seçtim. Askeri üniformayı giymeyeceğim, orduya
katılım için halkın baskısına katkıda bulunmayacağım. Zorunlu askerliği
reddetmek kolay değil evet, ama orduya katılmak da kolay değil.
Son olarak toplumsal bir mesele olarak adaletten bahsetmek
istiyorum. Ordu petrolüyle ve kanalizasyonuyla çevreyi tehdit ediyor. İşe
yaramayan teçhizatlarını denize atıyor, doğanın dengesini bozuyor. Ve bunların
hepsi hükümetin orduya harcadığı paralar gibi hiç hesaplanmıyor.
Kendi sesinizi duyurmak iyidir. Ve herkese kendi sesini
duyurmaya davet ediyorum.
Kısacası, iyi insanlar hiçbir şey yapmadığında kötü şeyler
gerçekleşir.
Tanya Golan"
metnin orjinali için: http://mpalothia.net/62318-2/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder