“Onlar için güvenli bir yer kalmadığından emin olmalıyız.
Silahlarımız dolu ve konuşmaya hazır… Eğer sözlerimiz onlara ter döktürüyorsa,
eylemlerimiz kan dökecektir.” Sebastián Oversluij.
Bugün sana esaret altında yazıyorum, Mauricio Morales. Bu
sözler senden ve senin için ve umarım sana ulaşırlar. Bu iğrenç modern dünyaynı
fiziksel olarak terketmenden beridir kaç sene geçti? Bunun gerçekten önemi var
mı? Benim için yok. zaman sadece zamandır ve gelecek belirsizdir. Saldırı ise
şu an buradadır… yakılıp yıkılacak zaman şimdiki zamandır. Şimdiki zaman savaş
zamanıdır!
Benim için sen savaşta düşmedin. Çünkü otoriteye saldırırken
ölmek düşmek değildir. Benim için bu böyledir. Ve herkesin bu cümleyi bir
hataya düşerek tekrarladığını düşünüyorum. Benim için sen otoriteye saldırırken
öldün, gururunla ve onurunla. Savaşçı cesaretinle, gücün zaferi ve seni yoldaş
olarak görenlerin saygısının ortasında öldün. Seni veya başkalarını putlaştırmıyorum
ve hatta senin için ağlamıyorum. Cesaretini, kendi sözlerinle tam bir
tutarlılıkta davranmanı, fikirlerinin ve pratiklerinin tutarlı olmasını
onurlandırıyorum: bir eylem savaşçısısın!
Her eylemin niyeti, arkasındaki düşünce ve amaçları farklıdır.
Kendi eylemlerim için konuşabilirim ve ne düşündüğümü ve istediğimi yeniden
teyit edebilirim, fakat ne ben ne de başkası seninkiler için konuşabilir,
yalnızca sen konuşabilirsin, ve şu an bu mümkün değil. Kağıda yazdığın düşüncelerin çoğuyla empati
kuruyorum. Tıpkı Moon şirketinde bir yolculuk yapma şeklindeki cesur kararla
empati kurduğum gibi, pedalın her itişi seni hedefin daha yakınına götürüyor,
bir silahın soğuk metali derine sürtünürken. Değişmeyen fısıltıyla empati
kuruyorum: “ölüm”, “hapishane” ve kalbinde “başarmak”. 22 Mayıs’ta ölümle burun
buruna geldin, 19 Kasım’da da ben, ve şuan esaretle yüzleşiyorum, ve
yoldaşların hala otoriteyi aptal yerine koyduğu ve eylemlerinde başarılı olduğu
bilgisi bana bir neşe ve enerji fırtınası veriyor. Öldürücü şehrin sokakları
gece gündüz kontrol edilse de, dünyanın her yerindeki iğrenç, soysuz, sefil
otoritenin muhafızlarını ateşe vermeye devam ettiklerini bilmek isterim.
İktidar ölümünü kutlamaktan zevk duydu, ben intikamını almak
ve hatıranı korumak için buradayım, kardeşim, çünkü tonlarca beton ve soğuk
demirler ebedi değiller ve olmayacaklar.
O gece seninle pedal süren kardeşe sıcak bir kucaklama,
tıpkı İktidarın darbeleriyle yüzleşen herkesi selamladığım gibi, ve asla
bağlarını reddetmedim.
“Vazgeçmek mi? Hayır. Yolun sonunda, kaçış imkanı yokken,
ölüm duvarının karşısındayken bile.”(Severino Di Giovanni).
Eylemsiz sözler çöp olduğu ve hücre hapsi nedeniyle fiziksel
olarak sınırlandığım için, 1 Mayıs’tan 22 Mayıs’a kadar anarşistler Mauricio
Morales ve Christos Tsoutsouvis anısına açlık grevine başlayacağım.
AŞAĞILIK OTORİTENİN HER BİÇİMİNİN KANLI BİR BOZULUŞU İÇİN!
HER SAVAŞ ESİRİNE: BİR ÖPÜCÜK VE KUCAKLAMA
İKTİDARA MEYDAN OKURKEN ÖLEN MAURICIO MORALES, CHRISTOS
TSOUTSOUVIS VE SAYISIZ YOLDAŞLARA: ARMAĞAN!
BÜTÜN TUTSAKLARA ÖZGÜRLÜK!!!
Kevin Garrido
Savaş esiri
Mezbaha / Maksimum Güvenlik Hapishanesi
Santiago de Chile
NOT: Kevin Garrido 18 yaşındai sivil polisler tarafından 19 kasım günü saat 3.30 sularında gözaltına alındı. nedeni ev yapımı bir patlayıcının gardiyan eğitim merkezi yakınlarında patlamasından sonra bisiklete biniyor olmasıydı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder