12 Ağustos 2016 Cuma

Hatırlatma: ABD: 9 Eylül 2016: Ülke Çapında Eşgüdümlü Tutsak İş Bırakma Eylemi Duyurusu


ABD'de ülkenin her tarafındaki tutsaklar ülke çapında eşgüdümlü tutsak iş bırakma eylemi duyurusunu açıkladılar:
Bu Amerika'daki köleliğe karşı bir eylem çağrısıdır.
Uzun süreli hücre cezası alanların tutulduğu hücrelerden çıkan tek bir ses Virginia’dan Oregon’a koğuşlarda ve hücre bloklarında yankılandı. Biz ABD’nin her köşesindeki tutsaklar 2016 yılında köleliğe son vermeye ant içtik.

9 Eylül 1971 yılında tutsaklar Newyork eyaletinin en kötü namlı hapishanesi Attica’yı kontrol altına alıp kapattılar. 9 Eylül 2016 yılında, ülkenin genelindeki hapishanelerin tümünü kapatmak üzere eylemlere başlayacağız. Sadece hapishane köleliğinin son bulmasını talep etmek yerine,  köle olmaya son vererek buna kendimiz son vereceğiz. 

1970’ler de ABD hapishane sistemi parçalanmaya başlamıştı. Walpole, San Quentin, Soledad, Angola ve başka birçok hapishanede insanlar ayaklandı, savaşarak hayatlarının ve bedenlerinin mülkiyetini ellerine aldılar. Son 6 sene içerisinde bu direnişi hatırladık ve yineledik. Aradaki zamanda, dünya tarihinde hapishane nüfusu giderek arttı, denetim teknolojileri ve kapatılma en sofistike ve baskıcı şekilde ilerledi. Hapishaneler istikrarlarını sürdürmek için köleliğe ve işkenceye daha da bağımlı hale geldi.
Tutsaklar ücretsiz veya az ücretle çalışmaya zorlanıyorlar. Bu köleliktir. ABD Anayasasındaki 13. değişiklik hapishanelerde köleliğin devam edebilmesi için hukuki bir istisna tanır. “Birleşik Devletlerde veya Birleşik Devletler yetkisi altındaki yerlerde, hak ederek mahkûm edilmiş kişinin cezası karşılığı olma dışında, kölelik veya zorla çalıştırılma uygulanmayacaktır.”

Kamçıyı biber gazıyla değiştirmiş olabilirler ancak bir sürü işkence biçimi hala devam etmektedir: tecrit, kısıtlı pozisyonlar, çıplak arama.
Kölelik hala hayatta ve hapishane sisteminde. Ancak bu yılın sonunda böyle olmayacak. Bu Amerika’da köleliği bitirme çağrısıdır. Bu çağrı doğrudan kölelerin kendisine yapılmaktadır. Biz bizi esir alanlardan bir şey talep etmiyoruz. Biz kendimizi eyleme çağırıyoruz. Eyaletlerdeki ve federal kurumlardaki her tutsağa sesleniyoruz, sizi kölelikten kurtulmaya çağırıyoruz, tarlalardaki ekinlerin kurumaya bırakmaya, grev yapmaya, sizi hapseden kurumları çoğaltmaya son vermeye çağırıyoruz. 

Bu ülke çapında hapishane köleliğine son vermek için tutsak iş bırakma eylemine çağrıdır. Bu tesisleri biz olmadan işletemezler.

Şiddet içermeyen eylemler, iş bırakmalar, açlık grevleri ve hapishane rutininin ve ihtiyaçlarının içinde bulunmayı diğer reddediş biçimleri son senelerde giderek çoğaldı. 2010 yılında Georgia hapishanesindeki grev, California açlık grevleri, Alabama 2014 iş bırakma eylemi en çok ilgi çekenler oldu. Ancak bunlar tutsakların gücünü gösteren eylemlerden sadece bir kaçı. Ohio’da, Virginia Red Onion’ da, İllinois Menard Correctional’da ve bir çok hapishanede büyük ve etkili açlık grevleri yapıldı. Filizlenen direniş hareketleri çok çeşitli ve birbirine bağlı: çocuk ıslahevleri, kadın hapishaneleri, mülteci gözaltı merkezleri. Geçen baharda Yuba County hapishanesindeki kadın tutsaklar California, Colorado ve Texas’ daki mülteci gözaltı merkezlerindeki kadınların başlattığı açlık grevine katıldılar.

Ülkenin her yerindeki tutsaklar içeride sürekli sayısız güç gösterileriyle uğraşırlar. Genelde tutsak dayanışmasıyla, aynı ırklarla koalisyon kurarak, çetelerle ortak düşmanın üstesinden gelmeye çalıştılar. 

Attica’dan 45 sene sonra, değişim rüzgarları ABD hapishanelerine geri döndü. Bu Eylül ayında bu eylemleri Amerikan hapishane sisteminin görmezden gelemeyeceği, geri çekemeyeceği tek bir vardiyaya indirgeyerek koordine etmeyi ve yaygınlaştırmayı umuyoruz. Hapishane köleliğine onu imkansız kılarak ve köle olmayı reddederek son vermeyi umuyoruz. Bazı Amerikalılar her gününü sadece yargısız infaz tehdidinin gölgesinde geçirmez -Eylemlerin etrafı Mike Brown, Tamir Rice, Sandra Bland ve diğer birçok kişinin ölümüyle kuşatılmışken- aynı zamanda yakalanma, bu sömürgelerin içine atılma, zincirlenme ve çalışmaya zorlanmanın gölgesinde bir hayattır bu.

Amacımıza ulaşmamız için, dışarıdaki insanlardan desteğe ihtiyacımız var. Hapishane rahat bir tecrit ortamıdır, her duvar taşının, her zincir halkasının, her rutinin, her hareketin içinde baskının olduğu kontrol ve kapatılma yeridir. Biz bu otoritelere karşı ayaklandığımızda onlar üzerimize gelir, tek korumamız, dışarıdan gelecek dayanışma. Köle avcıları mahallelerimizde devriye gezerken ve hayatlarımızı kontrol ederken, ister özel ister devletin tarafından işletilen olsun toplu hapsedilme planlıdır. Toplu suçlamalar gerektirir. Bizim içerideki çilemiz, dışarıdaki ailelerimizi , topluluklarımızı kontrol etme aracıdır.

Hapishane köleliğine karşı çıkışımız, okullardan hapishanelere uzanan düzene bir karşı çıkıştır, polis terörüne bir karşı çıkıştır. Köleliğe son verdiğimiz zaman, çocuklarımızı kilit altında tutma güdülerinin çoğunu kaybedecekler, serbest bıraktıklarını geri getirmek için tuzak kurmaktan vazgeçecekler. Ekonomik modeli ve zorunlu çalışmayı ABD hapishane sisteminden kaldırdığımız zaman, bütün mahkemelerin ve polisin kontrol ve köle-yakalama yapılanmaları bizi köle yerine insan olarak değerlendirmelerine yol açacaktır. 

Hapishane herkesi etkiler, biz 9 Eylül 2016’da ayağa kalkıp reddettiğimizde, dışarıda ailelerimizin, arkadaşlarımızın ve müttefiklerimizin bizim arkamızda olacağını bilmemiz lazım. Bu bahar ve yaz ayları organize olma, sözlerimizi yayma, dayanışma ağları kurma ve ciddi olduğumuzu ve neler yapmaya gücümüz olduğunu gösterme mevsimidir. 

Ayağa kalk ve bize katıl
Hapishane köleliğine karşı
Herkesin özgürleşmesi için
Aşağıdaki sitelerde gelişmeleri bulabilirsiniz:
*SupportPrisonerResistance.net
*FreeAlabamaMovement.com
*IWOC.noblogs.org

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder