ABD'de
ülkenin her tarafındaki tutsaklar ülke çapında eşgüdümlü
tutsak iş bırakma eylemi duyurusunu açıkladılar:
Bu
Amerika'daki köleliğe karşı bir eylem çağrısıdır.
Uzun
süreli hücre cezası alanların tutulduğu hücrelerden çıkan tek
bir ses Virginia’dan Oregon’a koğuşlarda ve hücre bloklarında
yankılandı. Biz ABD’nin her köşesindeki tutsaklar 2016 yılında
köleliğe son vermeye ant içtik.
9
Eylül 1971 yılında tutsaklar Newyork eyaletinin en kötü namlı
hapishanesi Attica’yı kontrol altına alıp kapattılar. 9 Eylül
2016 yılında, ülkenin genelindeki hapishanelerin tümünü
kapatmak üzere eylemlere başlayacağız. Sadece hapishane
köleliğinin son bulmasını talep etmek yerine, köle
olmaya son vererek buna kendimiz son vereceğiz.
1970’ler
de ABD hapishane sistemi parçalanmaya başlamıştı. Walpole, San
Quentin, Soledad, Angola ve başka birçok hapishanede insanlar
ayaklandı, savaşarak hayatlarının ve bedenlerinin mülkiyetini
ellerine aldılar. Son 6 sene içerisinde bu direnişi hatırladık
ve yineledik. Aradaki zamanda, dünya tarihinde hapishane nüfusu
giderek arttı, denetim teknolojileri ve kapatılma en sofistike ve
baskıcı şekilde ilerledi. Hapishaneler istikrarlarını sürdürmek
için köleliğe ve işkenceye daha da bağımlı hale geldi.
Tutsaklar
ücretsiz veya az ücretle çalışmaya zorlanıyorlar. Bu
köleliktir. ABD Anayasasındaki 13. değişiklik hapishanelerde
köleliğin devam edebilmesi için hukuki bir istisna tanır.
“Birleşik Devletlerde veya Birleşik Devletler yetkisi altındaki
yerlerde, hak ederek mahkûm edilmiş kişinin cezası karşılığı
olma dışında, kölelik veya zorla çalıştırılma
uygulanmayacaktır.”
Kamçıyı
biber gazıyla değiştirmiş olabilirler ancak bir sürü işkence
biçimi hala devam etmektedir: tecrit, kısıtlı pozisyonlar, çıplak
arama.
Kölelik
hala hayatta ve hapishane sisteminde. Ancak bu yılın sonunda böyle
olmayacak. Bu Amerika’da köleliği bitirme çağrısıdır. Bu
çağrı doğrudan kölelerin kendisine yapılmaktadır. Biz bizi
esir alanlardan bir şey talep etmiyoruz. Biz kendimizi eyleme
çağırıyoruz. Eyaletlerdeki ve federal kurumlardaki her tutsağa
sesleniyoruz, sizi kölelikten kurtulmaya çağırıyoruz,
tarlalardaki ekinlerin kurumaya bırakmaya, grev yapmaya, sizi
hapseden kurumları çoğaltmaya son vermeye çağırıyoruz.
Bu
ülke çapında hapishane köleliğine son vermek için tutsak iş
bırakma eylemine çağrıdır. Bu tesisleri biz olmadan
işletemezler.
Şiddet
içermeyen eylemler, iş bırakmalar, açlık grevleri ve hapishane
rutininin ve ihtiyaçlarının içinde bulunmayı diğer reddediş
biçimleri son senelerde giderek çoğaldı. 2010 yılında Georgia
hapishanesindeki grev, California açlık grevleri, Alabama 2014 iş
bırakma eylemi en çok ilgi çekenler oldu. Ancak bunlar tutsakların
gücünü gösteren eylemlerden sadece bir kaçı. Ohio’da,
Virginia Red Onion’ da, İllinois Menard Correctional’da ve bir
çok hapishanede büyük ve etkili açlık grevleri yapıldı.
Filizlenen direniş hareketleri çok çeşitli ve birbirine bağlı:
çocuk ıslahevleri, kadın hapishaneleri, mülteci gözaltı
merkezleri. Geçen baharda Yuba County hapishanesindeki kadın
tutsaklar California, Colorado ve Texas’ daki mülteci gözaltı
merkezlerindeki kadınların başlattığı açlık grevine
katıldılar.
Ülkenin
her yerindeki tutsaklar içeride sürekli sayısız güç
gösterileriyle uğraşırlar. Genelde tutsak dayanışmasıyla, aynı
ırklarla koalisyon kurarak, çetelerle ortak düşmanın üstesinden
gelmeye çalıştılar.
Attica’dan
45 sene sonra, değişim rüzgarları ABD hapishanelerine geri döndü.
Bu Eylül ayında bu eylemleri Amerikan hapishane sisteminin
görmezden gelemeyeceği, geri çekemeyeceği tek bir vardiyaya
indirgeyerek koordine etmeyi ve yaygınlaştırmayı umuyoruz.
Hapishane köleliğine onu imkansız kılarak ve köle olmayı
reddederek son vermeyi umuyoruz. Bazı Amerikalılar her gününü
sadece yargısız infaz tehdidinin gölgesinde geçirmez -Eylemlerin
etrafı Mike Brown, Tamir Rice, Sandra Bland ve diğer birçok
kişinin ölümüyle kuşatılmışken- aynı zamanda yakalanma, bu
sömürgelerin içine atılma, zincirlenme ve çalışmaya
zorlanmanın gölgesinde bir hayattır bu.
Amacımıza
ulaşmamız için, dışarıdaki insanlardan desteğe ihtiyacımız
var. Hapishane rahat bir tecrit ortamıdır, her duvar taşının,
her zincir halkasının, her rutinin, her hareketin içinde baskının
olduğu kontrol ve kapatılma yeridir. Biz bu otoritelere karşı
ayaklandığımızda onlar üzerimize gelir, tek korumamız,
dışarıdan gelecek dayanışma. Köle avcıları mahallelerimizde
devriye gezerken ve hayatlarımızı kontrol ederken, ister özel
ister devletin tarafından işletilen olsun toplu hapsedilme
planlıdır. Toplu suçlamalar gerektirir. Bizim içerideki çilemiz,
dışarıdaki ailelerimizi , topluluklarımızı kontrol etme
aracıdır.
Hapishane
köleliğine karşı çıkışımız, okullardan hapishanelere uzanan
düzene bir karşı çıkıştır, polis terörüne bir karşı
çıkıştır. Köleliğe son verdiğimiz zaman, çocuklarımızı
kilit altında tutma güdülerinin çoğunu kaybedecekler, serbest
bıraktıklarını geri getirmek için tuzak kurmaktan vazgeçecekler.
Ekonomik modeli ve zorunlu çalışmayı ABD hapishane sisteminden
kaldırdığımız zaman, bütün mahkemelerin ve polisin kontrol ve
köle-yakalama yapılanmaları bizi köle yerine insan olarak
değerlendirmelerine yol açacaktır.
Hapishane
herkesi etkiler, biz 9 Eylül 2016’da ayağa kalkıp
reddettiğimizde, dışarıda ailelerimizin, arkadaşlarımızın ve
müttefiklerimizin bizim arkamızda olacağını bilmemiz lazım. Bu
bahar ve yaz ayları organize olma, sözlerimizi yayma, dayanışma
ağları kurma ve ciddi olduğumuzu ve neler yapmaya gücümüz
olduğunu gösterme mevsimidir.
Ayağa
kalk ve bize katıl
Hapishane
köleliğine karşı
Herkesin
özgürleşmesi için
Aşağıdaki sitelerde gelişmeleri bulabilirsiniz:
*SupportPrisonerResistance.net
*FreeAlabamaMovement.com
*IWOC.noblogs.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder