27 ve 28 Eylül’de Azerbaycan’da tutuklu anarşist
Qiyas İbrahimov’un Bakü Ağır Ceza Mahkemesinde ilk duruşması görüldü. Duruşmada
Qiyas İbrahim kendisine yapılan işkencelerle ilgili konuşma yaptı.
“Ben kendimi kesinlikle suçlu bilmiyorum. Tutuklanmamın
tek nedeni eski cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in heykeline slogan yazmamdır. Yakalandığım
andan beri polis kontrolünde, bana sadece heykeli neden yazdığımı sordular. Bu nedenle
bana işkence ettiler, beni dövdüler, yapmadığım cinayeti adıma yazdılar”.
Mahkeme oturumunda öncelikle savcı
iddianameyi beyan etti. Buradan anlaşıldığı üzere, İbrahimov Ekrem adlı İran
vatandaşından satış amacıyla 1 kilogramdan fazla eroin alıp saklamakla
suçlanıyor.
İddianameye göre, eroinin büyük bölümü
Qiyasin yaşadığı evden, bir kısmı da gözaltına alınırken cebinde bulundu.
İddianame açıklandıktan sonra İbrahimov
ifade verdi ve eroninin cebine ve evlerine polis tarafından bırakıldığını
söyledi:
"Slavyan Üniversitesinde sınavdan çıktım, 20-30 metre
uzaklaştıktan sonra kafamın arkasından beni vurdular, düştüm ve beni bir
arabaya soktular. Arabada ilk soru bu oldu: Heykele neden yazdınız?"
Qiyas
Ibrahimovun ifadesine göre, ailesiyle ilgili tehditlerden sonra uyuşturucunun
ona ait olduğu ile ilgili ifadeyi imzalamaya mecbur kalmış:
“Cebimden
uyuşturucu çıkardıklarında kendilerine de söyledim. Ben sigara bile içmiyorum.
“Uyuşturucuyu bulan” kişi de tutuklanma nedenine işaret ederek şunu söyledi: Hatırlıyor
musun, arkadaşın vardı, İlgar, o da sigara içmezdi.” Anladım ki, REAL
Hareketinin başkanı İlgar Mammadovu kastediyor. Bana açıkça dediler ki, "Heykel
yazarak çok kötü sıçtın, senin zaten kurtuluşun yok, ailene bir şey olmasını
istemiyorsan benim söylediğim ifadenin aynısını yaz."
Anlıyordum
ki, bunlar gündüz gözü adam kaçırma ile meşgul olurlarsa, demek ki, her
cinayeti yapabilirler. Bana hatta jopla tecavüz edilecek diye tehditler
savruldu”.
Qiyasın söylediğine
göre, işkenceler altında yazılmış ifadesini imzalattıktan sonra onu elleri
kelepçeli Bakü Şehir Polis İdaresinin amiri Mirgafar Seyidovun odasına
götürdüler:
“Ellerimde kelepçe vardı. Mirgafar Seyidov
dedi ki, benim önümde oturmazlar, diz çökerler. Dedim ki, "neden diz çökeyim?".
O anda perviz isimli polis bana tekme attı, düştüm. Mirgafar Seyidov dedi ki,
siz bu ülke için yararsız insanlarsınız, düşmansınız, başarabildiğimiz kadar
sizlerden temizleyeceğiz ülkeyi".
İbrahimov, Narimanov
Rayon Polis İdaresinin geçici gözaltı tecrithanesindeyken ona zorla bahçeyi
süpürttüklerini, ve bunun kamerayla çektiklerini söyledi. "Bunlar şu bizimsloganı
başkalarının emriyle yazdığımızı düşünmekteydi.” Bunu sordular. Sonra git, heykel önünde eğil,
çiçek bırak, AZTV çekip göstersin, sonra evine git diye teklif de bulundular. Yapmadım".
Daha sonra
iki polis Perviz Mammadov ve Elvin Kazimov tanık olarak ifade verdi. Onların
ifadeleri birbirinin aynısıydı. İkisi de Qiyas’ın eroin satışı yaptığına
ilişkin bilgi aldıklarını ve operasyon yapıldığını söyledi. Polisler Qiyas’a
hiç bir işkence yapılmadığını ve gönüllü şekilde utuşturucu satmasına ilişkin
ifadeye imza attığını dediler.
Qiyas tanık
polislerin söylediklerinin tamamının yalan olduğunu belirtti: “Bunların
vicdanı, şerefi yoktur. Bunların her şeyi yalan üzerinde kurulu”.
Savcı,
Qiyas’a polislere hakaret etmemesini söyledi. Qiyas “Hakaret bu değil. Hakaret
şu ki, ben şimdi şu yaratıkların önünde kendimi savunmak zorunda bırakıldım”.
Duruşma
sonrası Qiyasın annesi Şura Amiraslanova dedi ki, tanık olarak gelen polislerle
arasında tartışma yaşandı. Amirasanova onlara “sahte tanıklık ettiniz, evimize
uyuşturucuyu siz bıraktınız dedim. Onlarsa bana “senin dilini keseceğiz” diye
cevap verdiler” dedi.
29 Eylülde devam eden duruşmaya tanık olarak getirilen polislerle Qiyas
yüzleştirildiğinde, Qiyas onları tanımadığını, ilk kez gördüğünü söyledi.
Duruşmaya
Mubariz Aliyev ve Intigam Musayev isimli tanıklar da katıldı. Onlar Qiyasın
üzerinden ve evlerinden uyuşturucu çıkarılmasına şahitlik ettiklerini
söylediler. İntigam Musayev latin alfabesiyle yazıp-okuması olmadığını dedi. O,
duruşmada kendi ismini bile kağıttan okuyamadı. İntigam Musayevin ifadesine
göre: yazılanları ona okumuşlar, o da imza atmış.
Duruşma
3 Ekimde devam edecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder